Baberti (Şerhu’l-Akideti’t-Tahaviyye), meşhur âlim Ekmelüddin el-Baberti tarafından İmam Ebu Ca‘fer et-Tahavi’nin klasik kelâm tasnifine göre yazdığı akide metni üzerine kaleme aldığı bir şerhtir. Bu güzide eser, Tahâvî Rahimehüllâh’ın -Akidetü’t-Tahaviyye- olarak da meşhur olan -Beyânü ‘Akâ’idi Ehli’s-Sünne ve’l-Cemâ‘a- adlı eserinin en önemli şerhlerindendir.
Hanefî fakihlerinden Ebu Ca‘fer et-Tahavi’nin akaide dair kaleme aldığı risâlesidir. Bu eserin asıl ismi -Beyânü ‘Akâ’idi Ehli’s-Sünne ve’l-Cemâ‘a-dır. Risâlede, başta tevhid konusu olmak üzere çeşitli kelâm meseleleri klasik kelâm tasnifi içinde ve selef metoduyla incelenmiştir. Genellikle Ebû Hanîfe ile önde gelen öğrencilerinden Ebû Yûsuf ve Muhammed’in görüşlerine ağırlık verilmiştir. Eserde, Sünnîliğin şiârı kabul edilen ve inanılması zaruri görülen hususlar tartışmasız olarak, kısa fakat anlamca zengin cümlelerle ifade edilmiştir. Bu nadide eser (el-Akidetü’t-Tahaviyye), Ebû Hanîfe’ye nisbet edilen itikâdî görüşleri ilk ve en doğru şekliyle tespit eden kaynaklardan biri olması bakımından özel bir değer taşımaktadır. Eserde öncelikle Allah’ın birliği zât ve sıfatlar açısından ele alınmış, Nübüvvet konusunda sadece Hz. Muhammed’in peygamberliği anlatılmış, Kur’ân, Kader, istitaat gibi konular işlenmiş, Ashâb-ı Kirâm’ı sevmenin önemi arz edilmiş olup ve eserin sonunda ise Müşebbihe, Cebriyye, Cehmiyye ve Kaderiyye gibi fırkaların görüşlerinden sakınmak gerektiğine de işaret edilmiştir. el-Akidetü’t-Tahaviyye, Ehl-i Sünnet âlimleri arasında haklı bir şöhrete sahip olmakla beraber tespit edilebilen on iki şerhi vardır. Bunların arasında -Baberti (Şerhu’l-Akideti’t-Tahaviyye)- şerhi ise en meşhur şerhlerden bir tanesidir.
Hanefî mezhebinin büyük fakihi ve muhaddislerinden biri olan Ebu Ca‘fer et-Tahavi Rahimehüllâh, 10 Rebîülevvel 239 tarihinde Mısır’ın güneyinde Aşağı Saîd bölgesinde Nil nehrinin batı yakasındaki Üşmûneyn’e bağlı Tahâ köyünde dünyaya gelmiştir. Nispetiyle beraber tam olarak ismi, Ebû Ca‘fer Ahmed b. Muhammed b. Selâme el-Ezdî el-Hacrî el-Mısrî et-Tahâvî’dir. Hanefi mezhebinde müctehid seviyesinde olan Tahavi Rahimehüllâh, aslen Arab olan bir aileye mensub olup baba tarafından Ezd kabilesine, anne tarafından Müzeyyine kabilesine bağlıdır. Anne tarafından âlimler yetiştiren köklü bir aileye mensûb olup, dayısı, imam Şafiî hazretlerinin talebelerinden meşhur büyük âlim Müzenî’dir. Muhtereme annesi imam Şafiî hazretlerinin ilim meclisine, kadınlar için ayrılan yerlerde ilme devam eden mümtaz birisidir.
Tahavi Rahimehüllâh, ilim muhitinde doğmuş ve yetişmiştir. Temel eğitimini ailesinden aldıktan sonra ilk eğitimini Ebû Zekeriyyâ Yahyâ b. Muhammed b. Amrûs’tan almış ve ardından Halef b. Hişâm’ın kıraatini Mûsâ b. Îsâ’dan okumuştur. Kendisinden bu kıraati Hişâm b. Muhammed b. Kurre el-Mısrî rivayet etmiştir. Şüphesiz imam Tahâvî’nin ilim hususunda yetişmesinde ilk hadis ve fıkıh derslerini aldığı dayısı Müzenî Rahimehüllâh olmuştur. el-Akidetü’t-Tahaviyye, Ahkâmü’l-Kur’ân, Me‘âni’l-Âsâr, Müşkilü’l-Âsâr gibi nadide eserlerin sahibi Tahavi Rahimehüllâh, başlangıçta Şâfiî mezhebine müntesipken (hatta dayısı Müzeni’den imam Şâfiî’nin Kitâbü’s-Sünen’ini rivayet etmiştir) sonraları 20 yaşlarındayken Hanefî mezhebine geçmiştir. Mezhep değiştirmesinde, Müzenî Rahimehüllâh’ın sürekli biçimde Ebû Hanîfe’nin kitaplarını incelediğini görmesinin etkili olduğu söylenilmiştir. Tahavi Rahimehüllâh bir müddet sonra dayısının dersleri bırakıp 260 yılında Mısır’a kadı olarak tayin edilen Ebû Ca‘fer Ahmed b. Ebî İmrân el-Bağdâdî’nin derslerine 20 yıl kadar devam edip Hanefî mezhebini (usul ve inceliklerini) öğrenmiştir. Şunu da belirtelim ki imam Tahavi, babasını ve büyük ünlü Şafiî fakihi olan dayısı Müzenî’yi 264 yılında kaybetmiştir. Kardeşlerinin olup olmadığı bilinmemektedir. Tahavi, seyyide bir hanımefendiyle evlenmiş ve bu evlilikten Ali isminde bir evladı olmuştur. Ebu Ca‘fer et-Tahavi Rahimehüllâh’ın fıkıh ilminin yanında önde geldiği alanlardan biri de hiç şüphesiz hadis ilmidir. Nitekim hadislerin ve hadis ilimlerinin tedvin edildiği bir dönemde yaşamıştır. Eserleri incelendiğinde nâsih-mensuh, ilelü’l-hadîs, garîbü’l-hadîs, te’vîlü muhtelifi’l-hadîs, cerh ve ta‘dîl gibi konularda söz sahibi olduğu görülmüştür. Aynı şekilde 300’ü aşkın hadisçiden rivayette bulunduğu kaydedilmiştir.
Üste zikrettiğimiz Tahavi Rahimehüllâh’ın talebeleri arasında kendisinden fıkıh tahsil etmiş meşhur âlimler bulunmakla birlikte talebelerinin büyük çoğunluğunu ondan hadis rivayet eden kişiler oluşturmaktadır. Son söz olarak imam Tahavi, 321 tarihinde Zilkade ayının başında vefat etmiş ve Kahire’nin Karâfe semtinde Sefhulmukattam’a defnedilmiştir. “Mevlâ Teâlâ Razı olsun ve Daimî Rahmet Tecellileriyle Şereflendirsin.”